Yüzyılların Yüzyılı
Salt Ulus
15 Eylül – 14 Kasım 2015
SALT Beyoğlu’nda gerçekleştirilen Yüzyılların Yüzyılı‘ndan seçili işlerin yer aldığı bu sergide, yankıları hâlen süren ve bugünü şekillendiren tarihsel dönüşümler, travmatik deneyimler ve toplumsal geçişlere karşılık olarak üretilmiş yedi sanatsal ifade sunulur. SALT Ulus’ta gösterilmek üzere seçilen işler, çeşitli devlet kararları ve siyasi yaklaşımlar ile bunların halk üzerindeki etkilerini ve yol açtıkları toplumsal gerginlikleri yansıtır.
Didem Pekün’ün 2011’den bu yana üzerinde çalışmayı sürdürdüğü deneme videosu Zarlar ve insanlar, tarihin çok yönlü ve tekerrür eden tabiatından hareketle kayda değer ve zaman zaman yinelenen olaylara dikkati çeker: bazıları tamamen bireye dairdir, diğerleri ise kolektif hafızada farklı yorumlamalarla izlerini korur. Chto Delat? sanat kolektifinin 2014 tarihli performatif film enstalasyonu The Excluded. In a Moment of Danger [Dışlanmış. Bir Tehlike Anında], kişisel ve haricî etkiler arasındaki bu bağlılıktan temel alır. Gerek birey hikâyeleri gerekse de tarihî anlara odaklı bir dizi iç içe geçmiş bölümden oluşan iş, Rusya’daki mevcut siyasi ve toplumsal iklimi sorgular.
Sergideki bazı işler, farklı bakış açılarından öznel tarih okumalarını; özellikle de, ulusal gerilimler, sınırlar ve başarısız diplomasinin sonuçlarını araştırır. Judith Raum’un eser (2014-2015) projesi, Alman İmparatorluğu’nun 1889 yılının başında Anadolu ve Bağdat Demiryolları’nın inşasındaki rolünü belgeleyen tarihsel araştırmaları sanatsal olarak farklı şekillerde ele alır. Jumana Manna ve Sille Storihle’nin 2013 yapımı The Goodness Regime [İyilik Rejimi] filmi, modern Norveç’in ideolojik temelleri ve yaratmayı hedeflediği imajı irdeler. Shilpa Gupta’nın, Hindistan’daki Bangladeş, Bangladeş’teki Hindistan anklavlarına odaklandığı Untitled [İsimsiz] (2013-2014) enstalasyonu ise, ulusal sınırların oluşumu sonucu anklavlarda yaşayanların deneyimlediği belirsizlik, devletsizlik ve sıkışmışlık duygusunu işler.
Hera Büyüktaşçıyan’ın, sergi mekânının girişinde sunulan ve Gençlik Parkı yönüne bakan İskele (2014) işi, kara ve denizi, yaşam ve ölümü, kayıp ve sabrı, geçmiş ve geleceği, bilinen ve bilinmeyeni metaforik olarak birbirine bağlar. Dilek Winchester’ın Okumak ve Yazmak Üzerine (2007-2015) işi de aynı mekânda konumlanır. Sanatçı, nadir ya da kanon dışı bırakılmış edebî metinleri ortaya çıkararak dille ilişkili ulusal kimlik ve ideoloji meselelerini inceler.
Yüzyılların Yüzyılı sergisi, ilk olarak Mart-Mayıs 2015’te SALT Beyoğlu’nda düzenlenmiştir.
Didem Pekün’ün 2011’den bu yana üzerinde çalışmayı sürdürdüğü deneme videosu Zarlar ve insanlar, tarihin çok yönlü ve tekerrür eden tabiatından hareketle kayda değer ve zaman zaman yinelenen olaylara dikkati çeker: bazıları tamamen bireye dairdir, diğerleri ise kolektif hafızada farklı yorumlamalarla izlerini korur. Chto Delat? sanat kolektifinin 2014 tarihli performatif film enstalasyonu The Excluded. In a Moment of Danger [Dışlanmış. Bir Tehlike Anında], kişisel ve haricî etkiler arasındaki bu bağlılıktan temel alır. Gerek birey hikâyeleri gerekse de tarihî anlara odaklı bir dizi iç içe geçmiş bölümden oluşan iş, Rusya’daki mevcut siyasi ve toplumsal iklimi sorgular.
Sergideki bazı işler, farklı bakış açılarından öznel tarih okumalarını; özellikle de, ulusal gerilimler, sınırlar ve başarısız diplomasinin sonuçlarını araştırır. Judith Raum’un eser (2014-2015) projesi, Alman İmparatorluğu’nun 1889 yılının başında Anadolu ve Bağdat Demiryolları’nın inşasındaki rolünü belgeleyen tarihsel araştırmaları sanatsal olarak farklı şekillerde ele alır. Jumana Manna ve Sille Storihle’nin 2013 yapımı The Goodness Regime [İyilik Rejimi] filmi, modern Norveç’in ideolojik temelleri ve yaratmayı hedeflediği imajı irdeler. Shilpa Gupta’nın, Hindistan’daki Bangladeş, Bangladeş’teki Hindistan anklavlarına odaklandığı Untitled [İsimsiz] (2013-2014) enstalasyonu ise, ulusal sınırların oluşumu sonucu anklavlarda yaşayanların deneyimlediği belirsizlik, devletsizlik ve sıkışmışlık duygusunu işler.
Hera Büyüktaşçıyan’ın, sergi mekânının girişinde sunulan ve Gençlik Parkı yönüne bakan İskele (2014) işi, kara ve denizi, yaşam ve ölümü, kayıp ve sabrı, geçmiş ve geleceği, bilinen ve bilinmeyeni metaforik olarak birbirine bağlar. Dilek Winchester’ın Okumak ve Yazmak Üzerine (2007-2015) işi de aynı mekânda konumlanır. Sanatçı, nadir ya da kanon dışı bırakılmış edebî metinleri ortaya çıkararak dille ilişkili ulusal kimlik ve ideoloji meselelerini inceler.
Yüzyılların Yüzyılı sergisi, ilk olarak Mart-Mayıs 2015’te SALT Beyoğlu’nda düzenlenmiştir.