December 12, 2024
Salt Galata will be open until 17.00 today.

Ticaretten Toplumsal Hafızaya Uzanan Bir Kaynak: Şark Ticaret Yıllıkları, 1868-1945*

Aylin Koçunyan

October 20, 2022

Gorsel 1 Aao0441693 Tüccar isim ve adres bilgilerinin yıllığa ücretsiz konulduğuna dikkat çekmeyi amaçlayan <i>Annuaire oriental</i>’in kendi reklamı. Osmanlıca adıyla <i>Şark Ticaret Yıllığı</i>, kendini, Doğu’da ticari ilişkileri geliştirmek üzere işleyen en etkili reklam aracı olarak niteliyordu.
Salt Araştırma, Yıllıklar, <i>Annuaire oriental</i>, 1922, AAO0441693
Tüccar isim ve adres bilgilerinin yıllığa ücretsiz konulduğuna dikkat çekmeyi amaçlayan Annuaire oriental’in kendi reklamı. Osmanlıca adıyla Şark Ticaret Yıllığı, kendini, Doğu’da ticari ilişkileri geliştirmek üzere işleyen en etkili reklam aracı olarak niteliyordu.
Salt Araştırma, Yıllıklar, Annuaire oriental, 1922, AAO0441693
*Salt Araştırma Kent, Toplum ve Ekonomi Arşivi’nde yer alan Yıllıklar koleksiyonu, başlıca yerli ve yabancı girişimcileri, Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti dâhilinde bulunan merkezlerdeki ticaret erbabıyla tanıştırmak için tasarlanan Şark Ticaret Yıllıkları’nı, devlet salnamelerini, finansal ve tıbbi konulardaki diğer yıllıkları içerir. Bu yazının farklı bir versiyonu, 2004 yılında Türk Kütüphaneciler Derneği tarafından basılan 40. Kütüphane Haftası Bildirileri‘nde yayımlanmıştır.

Osmanlı Devleti ile Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yer alan ticari merkezleri ve bu merkezlerde gerçekleşen ticari faaliyetleri hem yerel hem de yabancı girişimcilere tanıtmak amacıyla hazırlanan ticaret yıllıkları, 19. yüzyılın ikinci yarısındaki Osmanlı’nın ve 1940’lı yıllara kadar Türkiye’nin iktisadi, ticari ve toplumsal yaşamı üzerinde, özellikle mikro düzeyde yapılabilecek çalışmalar açısından son derece önemli kaynaklardır. Şark Ticaret Yıllıkları’nın içeriği, 19. yüzyıl boyunca Fransa’daki farklı vilayetler tarafından yayımlanan hukuki, idari, ticari, sınai ve zirai almanakların tarzını anımsatır.

Osmanlı döneminde yıllıkların Fransızca yayımlanması ve Cumhuriyet’e geçişte yayın dili olarak giderek Türkçenin kullanımı bir yandan yeni bir ulus-devletin doğuşuna diğer yandan da İngilizcenin hâkim olduğu bir kültüre doğru yol alan uluslararası bir bağlamda Fransızcanın evrimine dair bir okuma sunar. 16. yüzyılda I. François ve Kanûnî Sultan Süleyman’ın hükümdarlıkları sırasında Türkiye ile Fransa arasında başlayan ilk dostluk ilişkileri, o dönemde Osmanlı İmparatorluğu’na ait Doğu limanlarında Fransızlara ticaretlerini genişletme olanağı tanıyarak Fransızcanın seyrinde önemli bir rol oynar. Sonraki yüzyıllarda imparatorlukta dolaşımda olan diğer yabancı dillere kıyasla, etkin bir diplomasi ve konsolosluk ağı ve özellikle de Fransa’nın kültürel etkisinin ticari varlığına eklemlenmesi, Fransızcanın Osmanlı limanlarında demirlemesini kolaylaştırır. Doğu Akdeniz, daha kârlı pazar arayışları adına İngilizler tarafından ihmal edildiğinden, Fransız etkisi açısından daha ulaşılabilir bir coğrafi alan olarak görülür. Diğer bir deyişle Doğu Akdeniz, Fransız dış politikasının olası en temel kazanımlarından biri olarak algılanır. Ticaret ve diplomasi dili Fransızca, aynı zamanda “aracı bir dil” olarak, Fransız İhtilali’nin fikirlerini yaymak, Türkiye ile Batı arasında diyalog kurmak, Osmanlı Devleti ile Cumhuriyet Türkiyesi’nin reform programını dünyaya duyurmak gibi birçok işlevi yerine getirir. Yıllıklardaki pek çok reklam, kozmopolit bir Osmanlı başkentinde müşterilerini artırmak için birçok yerel kurumun hedef kitlelerine Fransızca hitap etmeyi tercih ettiğine işaret eder. Fransızca, modernlik ve ilerleme gibi ortak bir ideali ve Batılılaşma projesini paylaşan, ancak mutlaka Osmanlı diline hâkim olamayan çok sayıdaki insan toplulukları arasında bir buluşma noktasıdır. Osmanlı döneminde Cervati Freres & D. Fatzea, Cervati Freres et Cie, the Annuaire Oriental & Printing Company Limited gibi isimlerle yayıncısı el değiştiren Şark Ticaret Yıllıkları sahiplerinin aynı zamanda ticaretin değişik alanlarında faaliyet gösteren İngiliz firmaları olması ve buna rağmen yayınlarında Fransızcayı tercih etmeleri, dilin evrensel işlevine dair önemli bir göstergedir.

Gorsel 2 Ot00195 The Annuaire Oriental & Printing Company Limited’in (Annuaire Oriental Limited Şirketi) kurucu hisse senedi<br />
Salt Araştırma, Osmanlı Bankası Arşivi, OT00195
The Annuaire Oriental & Printing Company Limited’in (Annuaire Oriental Limited Şirketi) kurucu hisse senedi
Salt Araştırma, Osmanlı Bankası Arşivi, OT00195

İstanbul Rehberinden Şark Ticaret Yıllığına…
Şark Ticaret Yıllıkları’ndan ilki, Indicateur constantinopolitain adıyla, Raphaël Cesar Cervati ve N. C. Sargologo tarafından Türkçe ve Fransızca olarak 1868 yılında yayımlanır. Sadece İstanbul şehri için kılavuz niteliği taşıyan bu yayın, S. Hisarlıyan ve A. Maviyan tarafından Türkçeye çevrilip Ermeni harfleriyle Türkçe olarak, Tarif-i Der el-Saadet adıyla 1870’te tekrar basılır. İstanbul’u “Doğu’nun başkenti” olarak tanımlayan bu kılavuz, Osmanlı ailesi, devlet erkânı, kutsal dinlerin ibadet mekânları, elçilik ve konsolosluklar, Osmanlı telgraf ve posta teşkilatı, demiryolları, İstanbul’un banker, tüccar, esnaf ve zanaatkâr kesimi hakkında ayrıntılı bilgiler içerir.

1880 yılından itibaren daha düzenli şekilde yayın hayatına giren yıllıklar, 1883’e kadar Indicateur ottoman illustré, 1887-1888 yıllarında Indicateur oriental, 1891-1930 yıllarında Annuaire oriental, 1931­-1945 yıllarında ise Şark Ticaret Yıllıkları adı altında yayın hayatına devam eder. İstanbul’a yönelik bir kılavuz olmayı hedeflerken, yıllıklar tüm Osmanlı coğrafyasına yönelir. İmparatorluk parçalanırken, Orta Doğu ve Balkanlar’daki eyaletler yeni ülke adlarıyla bağımsız bölümlerde yer alır.

Genellikle Fransızca, Rumca, Osmanlıca veya Ermeni harfleriyle Osmanlıca yazılmış bir önsözle başlayan Şark Ticaret Yıllıkları, ilk yıllarda genel hatlarıyla beş bölümden oluşuyordu. İlk bölüm; padişah ve Osmanlı ailesi, konsolosluk ve elçilikler, vekâletler ve devlet erkânı, posta ve telgraf teşkilatı, gayrimüslim cemaatlerin idari yapılanması, gümrük tarifeleri, demiryolları ve demiryolu tarifelerine dair ayrıntılar içerir. “İstanbul Adresleri” başlıklı ikinci bölüm, İstanbul’un ticari hayatında etkin bir rol oynayan banker, tüccar, esnaf ve zanaatkâr kesimin adres ve meslek bilgilerini isme göre alfabetik olarak sıralar. Üçüncü bölüm, İstanbul’daki bu ticari seçkinleri, ait oldukları meslek grubuna göre alfabetik olarak, işyeri adresleriyle birlikte okuyucuya aktarır. Dördüncü bölüm Galata ve Eminönü’ndeki hanların ve han sakinlerinin isimlerini, Beyoğlu cihetindeki bir sokağın sağında ve solunda oturanları, isimlerini, mesleki bilgilerini verir. Beşinci bölüm Osmanlı Devleti’nin diğer vilayetlerinde ticaret ve zanaatla uğraşan kişilerin meslek ve adres bilgilerini kapsar. Yıllıklarda son sayfalar ise, yerli ve yabancı üreticilerin büyük boy reklamlarına ayrılmıştır.

Gorsel 3 Aao03800000 Osmanlı topraklarında 350 şubeye sahip Singer’in reklamını içeren 1912 tarihli <i>Şark Ticaret Yıllığı</i>’nın kapağı<br />
Salt Araştırma, Yıllıklar, <i>Annuaire oriental</i>, 1912, AAO03800000
Osmanlı topraklarında 350 şubeye sahip Singer’in reklamını içeren 1912 tarihli Şark Ticaret Yıllığı’nın kapağı
Salt Araştırma, Yıllıklar, Annuaire oriental, 1912, AAO03800000

Osmanlı dönemindeki yıllıklarda İstanbul’a en geniş yerin ayrılmış olması, şehrin sadece başkent konumuyla açıklanamaz. İstanbul’un coğrafi konumu, tarih boyunca ona Doğu ile Batı Akdeniz arasında bir geçiş ve buluşma noktası olma ayrıcalığını kazandırır. Bu konum, yerel ekonomik güçlerle dünya ekonomisi arasındaki etkileşimi hızlandırır. Avrupa ekonomisine uyum açısından İstanbul’u İzmir gibi diğer rakip liman kentlerinden farklı kılan, yapılandırılmış bir para piyasasının varlığıdır. İzmir, hinterlandı için Avrupa’dan bazı tüketim malları ithal ederken bu alışverişin karşılığını yine kendi hinterlandından sağladığı hammadde ile öder. Bu tür şehirlerde tarımsal üretimin ağırlığı ve sanayi öncesi üretim modellerinin yaygınlığı, dünya ekonomisine eklemlenmeyi zorlaştırır. Oysa İstanbul, bir başkent olarak üretimden çok tüketime yönelir. Diğer yandan, Batılılaşmanın etkisiyle, özellikle saray ve çevresinden oluşan, Avrupa’nın tüketim kalıplarını benimsemiş zengin bir tüketici sınıfı kendi bünyesinde barındırır; bu seçkin kesimin lüks mallara olan ihtiyacını Avrupa’dan karşılar ve bu ithalatın karşılığını nakit parayla öder. Nakit paranın İstanbul’daki hızlı dolaşımı, kenti Avrupalı tüccarların gözünde cazip ve güvenilir bir ticaret merkezi hâline getirmiştir. İstanbul’la her dönemde temas hâlinde olan Avrupalı tüccarlar, 19. yüzyılda Osmanlı’daki lonca teşkilatının tekelini kırarak yerel pazarla doğrudan iletişim kurmayı başarır. Siyasi seçkinlerin Batılılaşmayı meşru bir zemine oturtması ve devlet politikası hâline getirmesi, Batı’nın yerel güçler üzerindeki etkisini ve pazar arayışını artırır. Yıllıkların arka sayfalarında yer alan ve Doğu’nun tüccarlarıyla Batı’nın sanayici kesimini buluşturmayı amaçlayan reklamlar, bu etki ve pazar arayışına işaret eder.

Kuşkusuz I. Dünya Savaşı, yıllığın gidişatını olumsuz yönde etkiler. 1921 tarihli yıllığın önsözünde Alfred Rizzo, savaşın yayıncı şirketi sarstığından ve altı yıl aradan sonra uzun yıllardır yöneticisi olduğu kurumu kendisinin devraldığından söz eder. Yapısı değişen bir nüfusun sayımını gerçekleştirmenin, siyasi koşullar nedeniyle bazı şehirlerde bilgi toplamanın, yeni bir personelle çalışmanın ve kaybolan matbaa malzemelerini yeniden tedarik etmenin zorluklarını anlatır.

Yıllıklar El ve Şekil Değiştiriyor…
Cumhuriyet dönemine gelindiğinde, yıllıklardaki Fransızca etkisini, dilin o dönemde üstlendiği işlev ile anlamlandırmak yerinde olur: II. Dünya Savaşı’na uzanan zaman diliminde gün yüzüne çıkan Fransızca basın ve diğer yayınlar, gerek yurt içindeki gerekse yurt dışındaki yabancılara hitap etmeyi amaçlar. Türkiye’de yaşanan iktisadi ve toplumsal gelişmenin Batı normlarına göre ilerlediği mesajını verir. Ülkedeki Batılılaşma sürecini uluslararası düzeyde anlaşılır kılma çabası içerir.

1930’lara gelindiğinde, genel olarak “Şark” başlığı altında Arnavutluk, Bulgaristan, Mısır, Yunanistan, Irak, Filistin, Romanya, Suriye, Türkiye ile 1944-45 döneminde Amerika ve İsveç gibi ülkeleri kapsayan yıllıkların kurgusunda önemli değişiklikler göze çarpar. Bunlardan en önemlisi, her ülkeye hemen hemen aynı ağırlıkta yer ayrılmış olmasıdır. Diğer önemli husus ise, Osmanlı döneminde ayrıcalıklı bir yere sahip olan İstanbul’un bu konumunu artık kaybetmesi ve Türkiye’deki diğer şehirlerle aynı paya sahip olmasıdır. Bunun nedenini, Cumhuriyet döneminde ticari yaşamın İstanbul merkezli olmaktan çıkarak, millî iktisat politikası kapsamında tüm ülkeye yayılmasında aramak gerekir.

Yeni sayfa düzeninde, yaklaşık on ülke, her ülke altında yer alan belli başlı şehirler, bu şehirlerin her birinde faaliyet gösteren ticaret erbabı kişiler, alfabetik sırayla kullanıcıya sunulmuştur. Uluslararası Ticaret Rehberi referans alınarak, her ülkenin ithalatına ve ihracatına ait istatistikler ve iktisadi yaşamına ilişkin bilgiler de bir araya getirilmiştir. “Hariç” başlıklı bölüm ise Almanya, Avusturya, Belçika, Fransa, İngiltere, İtalya, Polonya, İsviçre, Çekoslovakya gibi ülkelerden Doğu’ya ihracat yapan sanayiciler hakkında bilgilere yer verir. İmparatorluk dönemindeki yıllıklardan farklı olarak, Fransızca geçen meslek kategorilerinin Almanca, İtalyanca, Türkçe karşılıklarını içeren endeksler hazırlanmıştır. Ülkeler hakkında verilen genel bilgiler Fransızca ve Almanca; Türkiye hakkındaki genel açıklamalar ise Türkçe ve Fransızca yayımlanmıştır.

1900-1921 yıllarında, yıllıkların yeni yayıncısı, merkezi Londra’da bulunan The Annuaire Oriental & Printing Company Limited olur. 1921’den 1930’a yıllıkların yayıncılığını Rizzolar üstlenir. Bu aile Gazette financière adındaki bir finans gazetesi ile hukuk ve İstanbul şehri hakkındaki basılı yayınlarda etkin rol oynar. 1931 itibarıyla yayıncılığını M. G. Neşriyat Yurdu’nun üstlendiği yıllıkların yazı işleri müdürlüğüne Ahmet Cevdet Erdem getirilir. M. G. Neşriyat Yurdu da, Rizzolar gibi, ticaret ve hukuk alanlarında kitaplar yayımlar.

Gorsel 4 Aao01301326 Labirent, 1872’de şarap satıcısı, damıtımevi sahibi ve konyak, rakı ve brendi üreticisi G. Hatzarghyros tarafından İstanbul’da kurulmuş şirket. Reklam müşterisine iki dilde, Fransızca ve Rumca hitap ediyor. Şarabın sağlıklı olduğuna atıfta bulunan reklam üzerindeki mitolojik semboller göstergebilim açısından dikkat çekicidir.<br />
Salt Araştırma, Yıllıklar, <i>Annuaire oriental</i>, 1894, AAO01301326
Labirent, 1872’de şarap satıcısı, damıtımevi sahibi ve konyak, rakı ve brendi üreticisi G. Hatzarghyros tarafından İstanbul’da kurulmuş şirket. Reklam müşterisine iki dilde, Fransızca ve Rumca hitap ediyor. Şarabın sağlıklı olduğuna atıfta bulunan reklam üzerindeki mitolojik semboller göstergebilim açısından dikkat çekicidir.
Salt Araştırma, Yıllıklar, Annuaire oriental, 1894, AAO01301326

Gorsel 5 Aao01201146 Mesleğini Viyana’da icra eden François Michel adındaki bir iç mimar reklamı. Reklamda, iç mekân tasarımı için 1843 yılında kurulmuş şirketin Avusturya İmparatorluk Sarayı ile pek çok yabancı sarayın tedarikçisi olduğuna vurgu yapılıyor. Daha geniş bir hedef kitleye ulaşmak için olsa gerek, reklam dört dilde; Osmanlıca, Fransızca, Ermeni harfleriyle Osmanlıca ve Rumca kurgulanmıştır. Reklamda Fransızcadan dilimize geçen “dekorasyon” kelimesinin Osmanlıca karşılığı olarak “tezyinat” kavramının kullanılmış olması dilsel antropoloji açısından dikkat çekicidir. <br />
Salt Araştırma, Yıllıklar, <i>Annuaire oriental</i>, 1893-94, AO01201146
Mesleğini Viyana’da icra eden François Michel adındaki bir iç mimar reklamı. Reklamda, iç mekân tasarımı için 1843 yılında kurulmuş şirketin Avusturya İmparatorluk Sarayı ile pek çok yabancı sarayın tedarikçisi olduğuna vurgu yapılıyor. Daha geniş bir hedef kitleye ulaşmak için olsa gerek, reklam dört dilde; Osmanlıca, Fransızca, Ermeni harfleriyle Osmanlıca ve Rumca kurgulanmıştır. Reklamda Fransızcadan dilimize geçen “dekorasyon” kelimesinin Osmanlıca karşılığı olarak “tezyinat” kavramının kullanılmış olması dilsel antropoloji açısından dikkat çekicidir.
Salt Araştırma, Yıllıklar, Annuaire oriental, 1893-94, AO01201146

Sonuç olarak…
Yıllıklar, 19. yüzyılın ikinci yarısı ile 20. yüzyılın ilk yarısında şekillenen iktisat ve ticaretin yanı sıra bu alanlarda faaliyet gösteren elitlerin yaşam öykülerine dair, satır aralarında da olsa önemli ayrıntılar toplayacağımız kaynaklardır. Yerel ve yabancı reklamlar, aynı zamanda Batılılaşma projesine eklemlenen kozmopolit bir imparatorluğu yöneten endişe, değer, duygulanım, estetik ölçüt ve güç dengelerini yansıtan önemli vesikalardır. Osmanlı başkenti başta olmak üzere tüm imparatorluk coğrafyasının kültürel ve estetik çeşitliliğini, kentsel mekânın dönüşümlerini ve bunları yöneten zihniyetleri yansıtır. Reklamlar, maddi kültür ve eşya sosyolojisine dair pek çok ayrıntı içerir. Meta ile tüketicisi arasında kurduğu ilişki, topluma yüklediği hayalî gündem ve ihtiyaçlar üzerinden dönüştürdüğü coğrafya ve toplumun tüketim kalıplarını yansıtır. Reklam anlatıları; bir yandan dolaşımdaki ürünler ve diğer yandan onlara atfedilen anlam ya da değer, eşyaların da tıpkı insanlar gibi sahip olduğu “toplumsal yaşam” ve “biyografileri”ne dair biriktirilmiş bir hafızadır. Yıllıklar; Osmanlı İmparatorluğu’ndan Türkiye Cumhuriyeti’ne geçişi deneyimleyen bir toplumun değişimlerine bir ayna gibi eşlik ederken, tarihsel süreçte bir vesika olarak bunları geri yansıtır. Bu açıdan bakıldığında, iktisat ve tarihten sosyoloji ve biyografiye, dilsel antropoloji ve göstergebilime kadar geniş bir yelpazede pek çok alana derinlik kazandırabilecek çeşitli ayrıntılar içerir. Bunlar ilk bakışta mikro düzeydeki detaylar gibi görünse de, yıllıklar uzun bir tarihsel süreçte irdelendiğinde bizi birçok resmî kaynakta bulamayacağımız makro sonuçlara götürebilir.

- - -


Aylin Koçunyan, doktora derecesini 2013 yılında Floransa’daki European University Institute’tan aldı. Araştırmalarını hukuk tarihi alanında yürüten Koçunyan, mezunu olduğu Notre-Dame de Sion Fransız Lisesi Galerisi’nde küratör ve İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.

Kaynakça
Akın, Nur. 19. Yüzyılın İkinci Yarısında Galata ve Pera. İstanbul: Literatür Yayıncılık, 1998.
Aksoy, Ekrem. La francophonie dans l’espace littéraire en Turquie. Paris: L’Harmattan, 2021.
Appadurai, Arjun. The Social Life of Things: Commodities in Cultural Perspective. Cambridge: Cambridge University Press, 1996.
Corrigan, Peter. The Sociology of Consumption. London: Sage Publications, 1997.
Eldem, Edhem. French Trade in Istanbul in the Eighteenth Century. Leiden: Brill, 1999.
Eldem, Edhem, Daniel Goffmann ve Bruce Masters. The Ottoman City between East and West: Aleppo, Izmir and Istanbul. Cambridge: Cambridge University Press, 1999.
Mennan, Zeynep (ed.). Francophonie en Turquie, dans les pays balkaniques et de l’Europe orientale. Istanbul: Editions Isis, 2004.
Pierre, Joëlle. “La Presse française de Turquie, Canal de Transmission des Idées de la Révolution”. Nouveau Monde des Editions, “Le Temps des Médias”, 2005/2, n. 5: 168-176.
Share